Page 22 - Kayseri İmari Ve Mekansal Gelişimi

22 Birinci Bölüm

Bizans döneminde bütün Anadolu ile birlikte Kayseri de ekonomik bakım-
dan zayıflamış, kent küçülmüştür. Kentlerin bu denli küçülmesinde Bizans’ta
yaşanan iç karışıklıkların yanı sıra Sasani ve Arap akınlarının etkileri de büyük
olmuştur.

Araplar ilk olarak kenti 647 yılında Muaviye tarafından kuşatmıştır. Bu ku-
şatmadan sonra değişik zaman aralıklarıyla Arap orduları yaklaşık olarak yedi yıl
kadar kentte kalmışlar, eski kalenin surlarından birisini onararak kullanmışlardır.
8. Yüzyılın ilk yarısında Emevi komutanlarından Mesleme ve Battal Gazi’nin
aralıklarla Kayseri’yi ele geçirerek şehirde kaldıkları ve bu dönemde bugünkü
Battal Gazi Mahallesi’ndeki Battal Mescidi’nin inşa edildiği bilinmektedir. Kent
daha sonra tekrar Bizans hâkimiyeti altına girmiş ve XI. Yüzyıla kadar Sasaniler
tarafından birçok kere kuşatılmıştır.
XI. Yüzyılın ilk yarısında kentte Türkler varlıklarını hissettirmeye başlamışlar
ve Malazgirt Savaşı’ndan dört yıl önce kent, Afşin Bey tarafından fethedilmiştir.
Kent 1077 tarihinden itibaren kesin olarak Türk hâkimiyetine girmiştir.
Danişmentliler ve Selçuklular Devrinde Kayseri

Selçuklu komutanlarının üst üste sürdürdükleri akınlardan yorgun düşen
Bizans’ın 1071’de Malazgirt’te aldığı mağlubiyetten sonra direnecek gücü kal-
mayarak Anadolu şehirleri ard arda Türk egemenliğine geçti.
Melikşah tarafından
orta Anadolu’nun fethi ile
görevlendirilen Danişmentli
Melik Ahmet Gazi, Sivas,
Tokat, Amasya, Çorum ve
Kayseri’yi içine alan bölge-
de Danişmentli Beyliği’ni
kurdu. Danişment Melik Ah-
met Gazi ölünce yerine oğlu
Melik Emir Gazi geçti. Melik
Emir Gazi uzun süren salta-
natından sonra 1134’te öldü
ve Pazarören yakınlarında
kendi adıyla anılan türbeye
gömüldü. Melik Emir Gazi
den sonra çocukları arasın-
da parçalanan Danişmentli
topraklarından Kayseri’nin
içerisinde bulunduğu kısım,
büyük oğlu Melik Mehmet
Cami-i Kebir (Ulu Cami) 1134–1142 Gazi’nin hissesine düştü.