Page 69 - kayseriden_kopan_turku
P. 69

Doktorlar ameliyat olması gerektiğini ancak narkozu kaldıramayacağını söylerler ciğerlerinden dolayı.
            Nurdan’ın kayınbiraderi Prof. Dr. Ali Rıza Kural, büyük zaman ayırır büyük usta için. İlgilenir her zaman.
            Sonuçta solunum cihazına bağlayarak ameliyata karar verirler. Çocuklarının yanında metin olmaya çalışan,
            gözyaşlarını içine akıtan, vefakâr eş, cefakar eş, evliliğini, sanat hayatından her zaman üstün tutmuş, boğa-
            zına yumruk gibi bir şey oturmuş, güçlükle konuşan, kelimelerin fısıltı halinde dudaklarından çıktığı Yıldız
            Ayhan, eşi ile konuşur. Sonunda gerçek ortaya çıkar.
            Vedalaşmanız gerekiyor Yıldız Hanım.

            O kadar mı kötü?
            Ciğer. Ciğer, iflas etmiş.

            Anlıyorum.
            Allahtan ümit kesilmez. Dua edin. Ama ölümünü beklemelisiniz. Bizim bu durumda yapacağımız fazla bir
            şey yok.
            Kirpiklerinin ucunda çiğ düşmüş gibi, tuzlu, yağmur damlaları takılır Yıldız Ayhan’ın.

            Çapa Hastanesi’nin uzun koridorlarında boğuk sesler gibi kalırlar bir köşede. Bir koltuğun üstüne yığılır
            gibi otururlar.
            Beklerler…

            Beklerler… saatlerce.
            Yıldız Hanımın sürekli kıpırdar dudakları. O her şeyin sahibi, mutlak varlık, mutlak hâkimiyet, tek dost   69
            Allah’tan, rabbinden yardım diler, tükenmiş bir gönülle.
            Ameliyat sırasında Ahmet Gazi Ayhan’ın yorgun kalbi tam yedi defa durmuş. Tam yedi defa çalıştırmak
            zorunda kalmışlar beyaz giysili, bakışları endişeli adamlar beyaz odada.
            “Kimsenin parası, beni masalarında bağlama çalmaya yetmez.” diyen adam, yedi defa veda eder yalancı dünyaya.

            Sonuçta canlı olarak ameliyattan çıkar dışarıdakilerin gözyaşları arasında.
            Reanimasyon servisine alınır. Bilinci yerindedir. Ama konuşamaz. Bakar yarı aralık ve boş gözlerle göre-
            meden. Kimseleri seçemeden. Gözkapakları kapanır ağır ağır. Yorgun, durgun, soran gözler uykuya dalar.
            Solunum cihazı en yakın arkadaşı olur Ona. Yâreni olur.
            Hastanede dördüncü gündür.

            Prof. Dr. Kutay Bey Yıldız Hanım’ı konuk eder odasında. Yıldız Hanım’ın tedirgin bakışları arasında kelimeler
            boğazında düğümleniyor ve zor konuşuyordur. Gözleri sırılsıklamdır ve O bunu saklayamıyordur. Sonunda
            Yıldız toparlar kendisini ve sorar :

            Neden ağlıyorsunuz. Kader ne ise o. Allah büyük.
            Ahmet Bey’in biliyorsunuz solunum problemi var. Boğazını delmek zorundayız. Solunum cihazına ancak bu
            şekilde bağlayabileceğiz kendisini. Ağızdan ve burundan yeniden bağlamamız mümkün değil artık.
            Ne gerekiyorsa yapın.

            Anlamıyorsunuz. Daha doğrusu ben söylemekte güçlük çekiyorum. Bilmiyorum nasıl izah edeyim size.
   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73   74