Page 120 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 120

düşünüyordu. Atılan mermi, tabanca kurşununa
                                  benziyordu. Zaten mavzer olsa  çoktan vururlardı. O
                                  mermi tabanca mermisi idi. Tabanca mermisi ancak bir
                                  kaç arşın yanına gelebilmişti. Öyle uzağa atan tabanca
                                  kimsede yoktu. Bu niyette tabanca, olsa olsa, kaçak
                                  Yunus Çavuş’ta olurdu. Yunus Çavuş demek ki peşine
                                  düşmüş ve belki de kendisini ortadan kaldırmak için
                                  pusu kurmuştu.  İyi ki gelenleri  görmüş ve Koyun
                                  Baba’ya inmişti. Anlaşılan Yunus belki de  Boncuk
                                  Kuyu’yu tutmuştu.  Yine de talih Gavur  Hacı’dan
                                  yanaydı. Bunları düşünüyor, bir daha böyle bir duruma
                                  düşmemek için,  şu Yunus’u bir an önce  ortadan
                                  kaldırmalı diyordu. Bu niyette ilk  defa birisi  Hacı’ya
                                  tuzak kuruyordu. Gavur Hacı ölüm korkusunu
                                  yüreğinde hissetti. Tüyleri diken diken oldu. Bundan
                                  böyle Boncuk Kuyu’ya inmeyecekti. Eğri Kaya’ya
                                  çıkmakla hayatının kurtulduğuna inandı.
                                       Yunus  Çavuş evine sağ selamet döndü. Kafilenin
                                  geçip gittiğini herkes görmüş, fakat Koyun Baba da ki
                                  baskından pek az insanın haberi olmuştu. Kafileyi
                                  Yunus Çavuş’un kurtardığını bir müddet sonra duyup
                                  öğrendiler. Öğrendiler de Yunus Çavuş’a daha çok ilgi
                                  ve dua ettiler. İlk defa Gavur Hacı’yı korkutup kaçıran
                                  biri çıkmıştı. Nazmiye  Nine durmadan söyleniyordu.
                                  “Yunus, Yunus’um, aslan parçası  “ diyor da başka şey
                                  demiyordu. Olayı tam olarak öğrenen Ahmet ve
                                  Mustafa Efendiler de Yunus Çavuş’u uyarıyor, Hacı’nın
                                  mavzeri olduğunu ve uzaktan da ateş edebileceğini, bu
                                  yüzden     güpe     gündüz     ortaya    çıkmamasını
                                  tembihliyordu.
                                      Ahmet  düşünceler içinde yüzüyordu. Bu  adamın
                                  sultası ve can korkusu ile yaşanmazdı. Birkaç hafta
                                  sonra askere gidecek ve ailesi yalnız kalacaktı. Hacı
                                  kurnaz ve sinsi biriydi. Şimdiye kadar mertlik, insanlık,


                                                           112
   115   116   117   118   119   120   121   122   123   124   125