Page 116 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 116
Bu sefer Musa Onbaşı derslerde öğrendiklerini
Rahibe sordu.
“ Bunu biliyorsunuz da neden bomba imal edip,
silahlandınız. Sizden rahat yaşayan kimse yoktu ki? ”
Rahip yılgınlığını açığa vuran bir tavır aldı. Sonra
konuştu.
“ Her şey önceden bilinmiyor ki? Avrupa da, oraların
Üniversitelerinde okumuş, ateşli gençlerin sözlerine
kandık. Gezici vaizler bize birlik olup devlet
kuracağımızı söyledi. Bu topraklar bizim olacaktı.
Benim gibi birkaç kişi bu düşüncelere karşı çıktı. Çıktı
da, komitalar, karşı çıkanları yaşatmadılar, öldürdüler.
Beni rahip olmam kurtardı. Osmanlı bizi yıllarca en iyi
şekilde yaşattı. İslamlardan, Türklerden komşularımız
ve dostlarımız oldu. Onları bizden uzaklaştırmak için
her çareye başvuran komitalardı. “
Yunus Çavuş bir taşın üzerine tünemiş, rahibi
dinliyordu. Rahip okumuş, yazmış, bir adamdı. Rahibe
cevap verme gereğini duydu.
“ Komşu Müslümanlar çok korktular. Yıllarca evini,
odasını Ermenilere açan Müslümanlar, Ermeni
komşularının bomba yaptığını, silahlandığını anlayınca
rahatları, huzurları kaçtı. Bu ihanet değil mi? “
“ Doğru söylüyorsunuz. Hınçak ve Taşnak’ların
kolları vardı. Bizden para toplayıp Amerika’ya adam
yolladılar. O adamlar bomba yapımını öğrendiler ve
zamanını kollayıp, isyan etmeyi planladılar. Ben bunları
içim sızlayarak söylüyorum. Şimdi ne Hınçak, ne de
Taşnak kaldı. Hani büyük devletler bizi kurtaracak,
devlet kurduracaktı. Hiç birinin aslı çıkmadı. Olan
bizlere oldu. O güzelim devleti yıkmak, komşularımızı
korkutmak için elden ne gelirse yaptırttılar Şimdi
rahatımızdan olduk, yollara düştük.”
108