Page 16 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 16

komitacılar, iş vaadi ile tenha yerlere götürüyor, önce iş
                                  diye güzel bir çukur kazdırıyor, sonrada onu vurup
                                  çukura gömüyordu.  Ölen köylünün arayanı, soranı
                                  olmuyor, ondan bir daha haber alınamıyordu.
                                  Söylentiler tüyleri ürpertecek  kadar dehşetli ve
                                  yaygındı. Uyanan Müslümanlar  ıssız yerlerdeki iş
                                  vaadine kanmaz oldular. Bu yüzden yine işsiz ve aç
                                  kaldılar.
                                     Yetersiz zaptiye ve jandarma kuvvetleri asayişsizlikle
                                  uğraşıyordu.    Ermeni      söylenti    ve     komita
                                  çalışmalarından öte eşkıya zulmü de başını almış
                                  gitmişti. Eşkıyalığa soyunan bazı asker kaçakları
                                  dağları tutmuştu. Yılanlı Dağlarındaki eşkıyaların en
                                  başında söylenen Gavur Hacı vardı. Hacı, o bölgedeki
                                  birçok soygun ve cinayetin tek faili biliniyordu.
                                       Hacı’ya başka eşkıyalar meydan okumuştu. Hacı bir
                                  punduna getirip onları ortadan kaldırmıştı. Bu sayede
                                  namı daha da arttı. Öldürdüklerinin yiyeceklerine,
                                  giysilerine sahipleniyor, ölülerin yanı başında onların
                                  yiyecekleri ile  karnını doyuracak kadar soğukkanlı
                                  davranıyordu. Artık Büyük Yılanlı, Küçük Yılanlı, Arpa
                                  Dağı, Kulaklı Bağları, Mahrumlar Hacı’nın hayat sahası
                                  olmuştu. Hacı’nın namı Harami Deresine kadar
                                  uzanıyor, güneyde ise İnecik Geçidi ile sınırlanıyordu.
                                  İnecik Geçidi’nin güneyi ise Kükürt Dağları ve  arada
                                  yine üzüm bağları vardı. Obruk Çukuru normal seviden
                                  daha aşağıya düşmüş, içinde yüz kadar ev ve bağ
                                  bulunan bir yerdi. Çukur aslında cesim  Erciyes
                                  Dağı’nın yan kraterlerinden biriydi. Bilhassa  güney
                                  yamaçları yalçın, granit kayalar ve uçurumlar ile
                                  çevriliydi. Granit kayaların en tepesindeki  düzlüğe
                                  Küküt denir, mevcut üzüm bağlarına da Kürkürt Bağları
                                  denirdi.



                                                            8
   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21