Page 73 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 73
güçlendirileceği ve Rusların Anadolu’dan sökülüp
atılacağı söyleniyordu. Bu yüzden güney bölgelerinde
savaş veren askerlerin Kafkas cephesine gönderileceği
konuşuluyordu. Osmanlıya yardım için seçilen, beş bin
kişilik Ermeni Birliği, tersini yapıyor. Osmanlı askerlerini
öldürüyor ve Sarıkamış cephesinde, Türk köylerine
oturmuş, yiyeceği olmayan köylüye işkence ediyordu.
Yiyeceği elinden alınan köylü açlıktan ve soğuktan
ölüyordu. Osmanlıya yardım edecek Ermeni birliği
alenen Ruslara yardım ediyordu.
Böyle düşünceler ile dolan Ahmet kan ve dehşetten
ürperiyor, endişesiz bir yaşamı özlüyordu. Sevgili
babası, anası, yengesi, yakınları, komşuları her şeyden
korkuyordu. Sıkıntılar, eşkıyalar, tehcirler, ortaya hep
savaş yüzünden çıkmıştı. Eli silah tutan, eşkıyayı ve
yokluğu yenecek kimse kalmamıştı. Olanı da bulup,
asker kaçağı diye kurşuna diziyorlardı. Oysa Osmanlı
ordusuna savaşlarda insan kanı yetişmiyordu.
Eşkıya Hacı bu durumdan iyi çıkar sağlıyordu.
Seçtiği kurbanının evi civarına pususunu kuruyor ve
kurduğu pusudan mutlaka istediğini alıyordu. Gavur
Hacı’nın, Çiloğlu ve Yunus’a da ölüm pususu kuracağı
muhakkaktı. Para almak için her yola başvuracak, para
alsa da, almasa da öldürecekti. Adamda insaf
merhamet yoktu ve elinden mavzeri düşmüyordu.
Adam öldürmek onun için olağan bir şeydi.
Ahmet’te boş durmuyor, plan üstüne plan
yapıyordu. Hacı’nın pusu kurabileceği yerleri
düşünüyor ve Gavur Hacı pusuyu açıkta kurmaz
diyordu. Sallı Bayır’dan eve daha bir kurşun atımı
mesafe vardı. Pusuyu Çiloğlu gediğine döneceği
sıralarda, Cırık Gediği civarında kurabilirdi. Oralar da
çalı, ağaç, kayalar içine gizleneni kimse göremezdi.
Üstelik karanlık olunca her şey karanlık örtünün altında
65