Page 77 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 77
“ Anladığıma göre eşkıyanın yeri bellidir. Mademki
Boncuk Kuyu’ya geliyor ve oradan buraları gözlüyor,
baskın basanındır. Biz de Boncuk Kuyu da onu
bekleriz.” Böyle konuşurken kendine güvenini açığa
vuruyor, yapacağı işi basit bir eylem gibi söylüyordu.
O gece, üç kafadar geç vakte kadar konuştu. Asker
kaçağı Yunus, Gavur Hacı’yı ortadan kaldırmaya
kararlı silahın ne kadar işe yaradığını eşkıyadan daha
kurnaz olmak gereğini söylüyordu. Planla hareket
edildiği zaman, Hacı’nın esamesi okunmazdı ve Yunus
Çavuş, Hacı’yı ortadan kaldıracaktı. Ama bunu nasıl ve
ne zaman yapacağını kesin bir şekilde söylemedi.
Aslında Yunus Çavuş kalleşçe adam vuracak biri de
değildi Fakat kendisine ve ailesine yardım eden
komşularını düşünüyordu. Geldiğinden bu yana, kısa
zaman içinde herkesin yardımına koşuyor, kiminin
yıkılan duvarını onarıyor, kimine yakacak topluyor,
kiminin de gurbetten gelen mektubunu okuyordu. Zaten
mektup gelmesi bir büyük olaydı. Nalçacının Süleyman
Efendi’nin ağabeyleri Mahmut Efendi’den ve diğer
ağası Nuh Mehmet’ten gelen mektupları okumuş,
Süleyman Efendi ziyadesi ile memnun olmuştu.
Süleyman Efendi çalışkan ve dürüst bir adamdı. Bu
yüzden mahalleli aralarında para toplamış, onun
askerlik bedelini ödemişti. Askere giden ağabeylerinin
çocuklarına, karılarına bakıyor, üstelik kendi karısı ve
çocuklarını doyuruyordu.
Süleyman Efendi bir tarafa, Yunus Çavuş o niyet
insanına güç katar olmuştu. Şimdilik Gavur Hacı’yı
kolluyor, onun göremeyeceği, sezemeyeceği
bölgelerde çalışıyordu. Hayvanları hastalananlar bile
Yunus Çavuş’a koşuyordu. Bir kaçak gibi hareket
etmiyor, kuyuları tamir ediyor, bakımsız kalan bağlar,
bahçelerle ilgileniyordu. İnsanlar onu seviyor, o da
69