Page 211 - hnc_hikaye_yarismasi
P. 211
Erhan Çamurcu | Kelebeğin Rüyası
Aşkla kal… Sibel
Bir kelebek oldum…
Geldim kanadına kondum…
Gücüm yoktu uçmaya…
Fatma Özok
Mektubu yeniden zarfa koyarken gözyaşları kâğıdı kim bilir kaçıncı defa daha
ıslatmıştı. Güçlükle doğruldu, derin bir iç geçirdi ve sigarasıyla birlikte duman
duman çıktı merdivenlerden yukarı doğru. Kimsesizliğin tahta döşemelere şerh
düştüğü tozlu bir yalnızlık kokusuyla karşılaştı burada. Bütün odaların kapıları
kilitliydi. Eşini ve iki çocuğunu o talihsiz kazada kaybettikten sonra onlara ait
ne varsa bu kata kilitlemiş.
Ailesinin acı hatırasını tahtakurusu sessizliğine mahkûm eden İzzet Beyciğim
uzun süre uğramadığı evi önceleri satmayı düşündü. Uzak bir sahil kabasına yer-
leşip hayata kendini unutturmaktı niyeti. Birkaç girişimde bulunmasına rağmen
anılarını satmanın doğru olmadığına karar verip kaderin kendisine sunduğu bu
acı ikramı olduğu gibi kabullenmeyi seçti. Kendini tamamen yazılarına veren
İzzet Beyciğim, yazılarıyla eksik kalan hayatını tamamlamaya çalıştı. Kitapları
çoğu zaman çok satanlar listesinde yer alsa da, zaman zaman yavanlıkla suç-
landı, kimi zaman en iyi roman ödüllerine layık görülse de zaman zaman vatan
hainliğiyle suçlandı, kimi zaman imza günlerinde izdiham çıksa da zaman zaman
ölüm tehditleri aldı. Bütün şehirleri büyük bir hızla ele geçirmeye başlayan
betonizm hareketine karşı doğacıların yanında yer aldı. Hayalet canavarları
andıran beton yığınları arasında ‘Casper’ tadındaki bahçesinde söğüt ağacının
altına kurduğu daktilosuyla modern zaman hapishanelerinde şık mahkûmlara
eski zaman masalları anlatmaya devam etti.
Masallara en meraklı olanlar çocuklardır ya hani, İzzet Beyciğimin bahçe-
sinin en vefalı müdavimleri de çocuklar oldu. İzzet Bey’in etrafını sarıp ona
hikâyeler anlattırıyor, ödevleri için yardım istiyor, gül koparıyor, kimi zamansa
çay içiyorlardı. Günün her saati bahçede mutlaka çocuk bulabilirsiniz. Ara ara
eski dostları da uğruyor İzzet Beyciğimin; okurlarından, yazar arkadaşlarından,
vefalı eski dostlardan müteşekkil bir sohbet grubu bile var aslında. Çaylar
içilip de sanattan, siyasetten, eski günlerin hatıralarından iki satır dertleştikten
211