Page 97 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 3
P. 97

[1048] 88 / HAM                    KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹


                                                                         Külliyesi’ne dâhil olup, vakıflar idaresi ta-
                                                                         rafından şahsa satılarak özel mülk hâline
                                                                         getirilmiştir.  Kadim su hakkı bulunmakta-
                                                                         dır. Kadı Hamamı vakıf olup Cami-i Kebir
                                                                         yanındadır.  Selahattin  Hamamı,  Kayseri
                                                                         Lisesi’nin yanındadır. Vakıf olup kadim su
                                                                         hakkı bulunmaktadır. Özel Ekinciler Ha-
                                                                         mamı  ve  Kardeşler  Hamamı,  Fevziçak-
                                                                         mak Mahallesi’ndedir.
                                                                         Kaynakça:  G.J.  Grelot,  Relation  Nouvella
          Hamam eşyaları (Kocasinan Belediyesi eski kıyafetler sergisi)  d’un Voyage de Constantinople, Paris 1680, s.
                                                                         187-197; J. Pardoe, The Beuties of the Bospho-
                                    di. Bu hamamda eğlence olmazdı. Bura-  rus,  London  1838,  s.  15-16;  H.  Uğurol  Barlas,
                                    da  amaç,  beraberlik  ve  sohbetti.  Ancak   Kayseri Düğünleri, İstanbul 1963; Metin And,
                                                                         “Türk Hamamının Kültürümüzde ve Sanatımız-
                                    bazı asker anaları çocukları askere gittik-  da Yeri ve Önemi”, Ulusal Kültür, S 15, İstanbul
                                    ten  sonra,  oğlu  askerden  su  gibi  gidip   1979, s.68-77; Yılmaz Önge, “Milli Kültür Açı-
                                    gelsin diye kadınları da hamama götürür-  sından Türk Hamam Mimarisi ve Aksaray Ha-
                                    dü.                                  mamları”,  Türk  Halk  Kültürü  Araştırmaları,
                                    Sünnet Hamamı: Sünnet hamamı sade-   Ankara 1992, (ayrı basım), s. 79-92; Semavi Eyi-
                                                                         ce, “Hamam”, DİA, C XV, İstanbul 1997, s. 402-
                                    ce  erkek  çocuklar  için  kadınlar  tarafın-  430; Mustafa Uzun-Nurettin Albayrak, “Kültür
                                    dan düzenlenirdi. Bazı sünnet hamamla-  ve Edebiyat”, DİA, C XV, İstanbul 1997, s. 430-
                                    rında saz ve söz olmazken, bazılarında ise   433; Denktaş, Su Yapıları.
                                    çalgılı,  sözlü  tören  yapılırdı.  Davet  edi-  Kaynak  Kişiler:  Nurullah  Ezinç  (82),  Hacı
                                    lenlere  maddi  durum  el  verdiği  ölçüde   Mehmet  Kuzucu  (83),  Ali  Rıza  Özderici  (87),
                                    sabun, lif ve kese dağıtılırdı. Erkek olduğu   Demet Mücellit (62), Günel Ilgün (63), Hafize
                                    için sünnet olacak çocuğun katılması şart   Keşoğlu (75), İkbal Sabırlı (89); Semiha Yakaner
                                                                         (63).
                                    değildi.                                               MUSTAFA DENKTAŞ
                                    Hacı Hamamı: Hacca giden bazı insan-
                                    lar hac dönüşü çok yakın akraba ve dost-  HAMDİ BEY (AHMED)
                                    larını  hamama  davet  ederdi.  Hamamda   Zaptiye Nazırı, mutasarrıf (Kayseri/İnce-
                                    sohbet edilir, ikramlarda bulunulurdu.  su,  1852  –  ?).  Sıbyan  mektebini  bitirdi.
                                    Hamamda Kız Bakma:Yakın tarihe kadar   Fatih Camii’nde medrese eğitimi gördü.
                                    her ailenin hamama gittiği bir gün vardı.   1872’de Mektub-u Maliye Anadolu Oda-
                                    Erkeğin annesi, gözüne kestirdiği kızı da-  sına  mülazım  olarak  atandı.  Ertesi  yıl
                                    ha yakından tanımak için kız evinin hangi   Dersaadet  Tahrir-i  Emlâk  Kâtibi  oldu.
                                    hamama hangi gün gittiğini öğrenerek, o   1876’da  Dersaadet  İstinaf  Mahkemesi
                                    gün kendisi de o hamama giderdi. Kayna-  Zabit Kâtibi seçildi. 1886 yılında 4. Rüt-
                                    na hanım hamamda, ilk önce gelin adayı-  beden Mecidî Nişanı verildi. 1888’de Be-
                                    nın vücudunda bir aksaklık ya da yara o-  yoğlu Bidayet Mahkemesi Ceza Reisliği-
                                    lup olmadığına bakardı. Ayrıca gelin ada-  ne tayin edildi. Ertesi yıl ise 3. Rütbeden
                                    yının büyüklerine hizmetine de dikkat edi-  Osmanî Nişanı verildi. 1891’de Dersaadet
                                    lirdi.  Kaynana  hanım,  beğendiği  kızları   İstinaf Mahkemesi üyesi oldu. 1897 yılın-
                                    konuşturur  ve  bir  şekilde  ondan  hizmet   da  2.  Rütbeden  Mecidî  Nişanı  verildi.
                                    isterdi. Yine gelin hamamları da bir ölçü-  1899’da  Dersaadet  İstinaf  Mahkemesi
                                    de kız beğenme yeri olarak düşünülmüş-  Reisliğine  yükseldi.  Ertesi  yıl  Beyoğlu
                                    tür. Gelin yıkanırken erkek anneleri göbek   Mutasarrıflığına atandı. 1902’de 1. Rütbe-
                                    taşında dönen hamam kıyafetli kızları sü-  den  Mecidî  Nişanı  ile  Osmanî  Nişanı
                                    zerler ve içeride beğendikleri kızları daha   verildi. 1908’de Zaptiye Nazırı oldu.
                                    yakından görürlerdi.                 Kaynakça: Pakalın, SOZ, C VIII, s. 54-55-56.
                                    Faal hamamlar: Hunat Hamamı, Hunat                        YAYIN KURULU
   92   93   94   95   96   97   98   99   100   101   102