Page 46 - kayseride_ticaret_ve_sanayi
P. 46

Kadir Dayıoğlu
            insan nüfusu esnaf cemiyetlerinin bünyesinde bulunurdu. Esnaf cemiyetlerindeki
            gedik sisteminin özel teşebbüsü engelleyen bir tarafı olmakla beraber, esnaf cemiyet-
            leri idarî teşkilatın sıhhatli yürütülmesine de yardımcı olmaktadır. Çünkü Osmanlı
            Devleti, esnaf cemiyetlerinin meselelerinde esnaf yöneticileriyle muhatap olmaktadır.
            Dolayısıyla kolayca yüzlerce insan zabt-ı rabt altına alınmakta ve cemiyet-devlet ahengi
            kurulmaktadır.

               XVII. ve XVIII. asırlarda özellikle Kayseri, girişte de belirttiğimiz gibi Anadolu’nun
            kendi ölçeğinde önemli birer sanayi ve ticaret şehirleri olarak az da olsa; canlı ve
            hareketli bir şehri durumundadır. XVII. asrın ortasında Kayseri’yi gezen Evliya Çelebi,
            Kayseri’nin esnaflarının çok hizmet kolları olduğundan bahsettikten sonra, “Attarlar,
            berberler, bakkallar, kasaplar, çizmeciler, şıracılar, hattatlar, oduncular bulunmakta.”
            diye anlatmaktadır.
               Kayseri’den esnaflık kolunun debbağlık ve dokumacılık olduğu bir başka seyyah
            Polonyalı Simon’da XVII. asırda Kayseri’deki esnafları büyüklüklerine göre “Kasaplar,
            Cullahlar, Demirciler, Aşçılar, Börekçiler, Semerciler, Arpacılar ve Berberler” şeklinde
            tasnif etmekte ve en önemli esnaf mesleklerinden terzilik ve kaftancılıktan söz etmekte-
            dir. Bu arada Kayseri’de XVII ve XVIII. asırlardaki deri işlemeciliğinin önemini belirtmek
            için birkaç cümle yazmak gerekir diye düşünmekteyiz. Mesela, dericiliğin katkı maddesi
            olan “Mazı” Bağdat ve Diyarbakır’dan geldiği için aksamalar sebebiyle İstanbul’a sah-
            tiyan göndermesi gereken Kayseri esnafı, üretimi ve mal göndermeyi aksatmaktadır.
            Bu durum Osmanlı ülkesinde sahtiyan fiyatlarının artışına sebep olmaktadır. Devlet;
            XVII ve XVIII. asırlarda yetkilileri tedbir almaları için sık uyarmaktadır. Kayseri için
            Evliya Çelebi, Polonyalı Simon ve şer’iye sicillerinden istifade ederek, sayılarını tam
            olarak tespit edememekle beraber XVII ve XVIII. asırlarda bu şehirde aşağıdaki meslek
            zümrelerini tespit etmek mümkündür:
               Debbağlar, Sabuncular, Cullahlar, Cerrahlar, Kaftancılar, Boyacılar, Kuyumcular,
            Berberler, Atarlar, Bakkallar, Oduncular, Haffaflar, Kalaycılar, Terziler, Kazancılar,
            Semerciler, Mumcular, Taşçılar, Hamamcılar, Sıvacılar, Ekmekçiler, Kurşuncular, Bezir-
            ciler, Bakırcılar, Kürkçüler, Yorgancılar, Neccarlar, Pastırmacılar, Çiviciler, Kavukçular,
            Demirciler, Çilingirciler. Kayseri’de her bir esnaflık kolunda iş yapanların sayılarını tam
            olarak tespit etmek mümkün olmamaktadır.

               Yukarıdaki bilgilerden; XVII ve XVIII. asırlarda Kayserili tüccarların faal olmalarının
            ticarî ihtiyacı artırdığı dolayısıyla da esnaf cemiyetlerinin sayı ve iş imkânlarının art-
            masına yardımcı olduğu kabul edilebilir.






            46
   41   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51