Page 138 - Kültepe Kaniş
P. 138

Prof. Dr. Cahit Günbattı  | Kültepe - Kaniş
               Metinlerde kaçakçılıkla ilgili aynı kimselerin adlarının geçmesi, Asurlular ara-
            sında profesyonel kaçakçılar bulunduğunu göstermektedir. Bunlar çoğunlukla malları
            taşımakla görevli kimselerdi. Bir mektupta, “Bur-Su’en tarafından taşınmış onun kaçak
            kumaşları için 2/3 mina gümüş ödedim.”  denilmektedir. Bir diğerinde, “Kaçakçılık için
                                             84
            Ulama’dan Puruşhattum’a kadar 30 mina (15 kg.) bakır harcadım.”  denilerek, iki şehir
                                                                    85
            arasında kaçakçılık için yapılan harcama dile getirilmektedir. Anlaşılan kaçak mallar
            bazen görevlilere rüşvet verilerek şehirlere sokuluyordu.
               Asurlular’ın kaçakçılık için zaman zaman yerli halkı da kullandıkları belgelenmiştir.
            Bunlar para karşılığında kaçakçılara rehberlik ediyorlardı veya kaçak malı şehre soku-
            yorlardı. Asurlu kimseler arasındaki bir yazışmada, mal sahibi, “Eğer harran suqinnim
            (sapa yol) uygun değilse kalayı Hurama’ya taşısınlar ve ister Huramalı yerliler kalayın
            hepsini birer talent’e ayırarak (şehre) soksunlar veya onar veya onbeşer minalık parça-
            lara ayırarak, insanlar elbiselerinin altına (saklayarak şehre) soksunlar.”  diye talimat
                                                                          86
            vermektedir.
               Bazı mektuplarda kaçakçılık yapan Asurlular’ın hapse atıldıklarını okuyoruz. Bir
            Asurlunun üç vatandaşına hitaben yazdığı mektupta tanınmış tüccar Pũşu-kēn’in
            hapsedildiğini öğreniyoruz. Metnin ilgili kısmında şöyle denilmektedir:
               “İrra’nın oğlu onun kaçak malını Pũşu-kēn’e gönderdi. Fakat onun kaçak malı yaka-
            landı. Bunun üzerine saray Pũşu-kēn’i yakaladı ve hapse attı. Nöbetçiler dikkatlidirler.
            Kaçak mal sebebiyle kraliçe Luhuzattiya, Hurama ve şalahşuwa’ya ve kendi ülkesindeki
            (bütün şehirlere) mektup gönderdi. Şimdi çok dikkatliler. Lütfen hiçbir şeyin kaçakçı-
            lığını yapmayın!” 87
               Bir mektupta, “Lütfen mektubumdaki talimatıma tam uyun ve hiçbir şekilde kaçakçılık
            yapmayın! Nöbetçiler çok dikkatli. Eğer (hissenizi) kervandan ayırmak isterseniz, onu Timel-
            kiya’da tutun.”  denilerek, yolda kontrolün sıkı olduğu bildirilmektedir.
                        88



            84  CCT 5, 38a:   2/3 ma-na KÚ.BABBAR pá-zu-ur-tí   TÚG-ba-tí-šu ša šé-ep   Bur-Sù-en6-ma áš-qùl
                                                                 14
                       12
                                                13
            85  TC 3/2, 165:   30 ma-na URUDU a-na pá-zu-ur-tim   iš-tù Ú-lá-ma a-dí   Pu-ru-uš-ha-tim ag-mur
                                                   29
                                                                 30
                        28
            86  BIN 4, 48:   šu-ma ha-ra-an sù-qá-nim   lá na-ṭù AN.NA a-na Hu-ra-ma   lu-ub-lu-ni-šu-ma lu nu-a-ù
                                          17
                                                                 18
                      16
                                                                          22
               19  Hu-ra-ma-i-ù-um AN.NA   1 GÚ.TA lu-šé-ri-bu-nim   ù-lá ri-ik-sí 10 ma-na. TA   ù 15 ma-na. TA
                                   20
                                                      21
               li-pu-uš-ma
            87  ATHE 62:   pá-zu-ur-tù-šu DUMU Ìr-ra-a a-ṣé-er   Pu-šu-ke-en6 ù-šé-ri-am-ma   pá-zu-ur-tù-šu i-ṣí-
                      28
                                                  29
                                                                       30
               bi-it-ma   Pu-šu-ke-en6 É.GAL-lùm iṣ-ba-at-ma   a-na ki-šé-er-ší-im i-dì ma-ṣa-ra-tum   da-na a-na
                     31
                                                 32
                                                                             33
               Lu-hu-za-ti-a Hu-ra-ma   Ša-lá-ah-šu-a ù a-na ma-ti-šu a-dì ša   pá-zu-ur-tim ru-ba-tum ta-áš-pur-ma
                                                           35
                                34
               36  e-na-tum na-ad-a a-pu-tum mì-ma   lá tù-pá-za-ar (B. Kienast 1960, s. 86-88).
                                         37
            88   CCT IV, 18a:   a-pu-tum a-ma-lá [a-w]a-a[t]   ṭup-pí-a i-hi-id-ma   mì-ma lá tù-pá-za-ar ma-ṣa-ra-tum
                        14
                                              15
                                                            16
                                                                           20
                               18
                                                    19
               17  [da]-na ù šu-ma iš-ti   [ELLAT.t]im ta-pá-ra-as-ma   [a-m]a-kam / i-na Ti-me-el-ki-a   ki-lá-[š]u……
            138
   133   134   135   136   137   138   139   140   141   142   143