Page 139 - Kültepe Kaniş
P. 139

Hukuk | Aile Hukuku
               Kaçakçılık konusunda Anadolu krallıklarının çok hassas olduklarının farkında olan
            Kaniş kārum’u, bir kervanın sorumlusu olan Aşşur-emũqi’yi “Hiç kimse kalay ve kumaş
            kaçakçılığı yapmayacak. Her kim yaparsa kārum’un kararı gereğince yakalanacak.”
                                                                                     89
            diye uyarmaktadır.



                                           Aile Hukuku
               Kültepe tabletleri arasında, sayıları az da olsa, evlenme, boşanma, miras, nafaka ve
            evlatlık alma gibi aile hukukunu ilgilendiren belgeler de bulunmaktadır. Bu tür bel-
            gelerin az olması, bu konulardaki işlemlerin taraflar arasında bir anlaşmazlık olması
            durumunda gelenekler çerçevesinde hallediliyor olmasıyla açıklanabilir. Yıllarca Ana-
            dolu’da yaşamalarının ve yerli halkla olan yakın ilişkilerinin doğal bir sonucu olarak
            bazı Asurlu tüccarların Anadolulu kızlarla evlendiklerini görüyoruz. Yerliler açısından
            bu konuda etnik bir ayrımın söz konusu olmadığı anlaşılmaktadır.

               Bildiğimiz kadarıyla, Anadolulu bir erkekle Asurlu bir kadının evlendiğine dair
            bilgi bulunan sadece bir belgeye rastlanmıştır. Kaniş’ten Asur’da oturan Şimat-İştar
            adlı kadına yazılmış bir mektupta, “Annenin on yıldır bir Anadolulu ile evli olduğunu ve o
            Anadolulu’nun evinde oturduğunu işitmedin mi?”  denilmektedir. 1991’de ortaya çıkarılan
                                                    90
            aynı arşive ait belgelerden, evlendiğinden bahsedilen kadının İştar-lamassī olduğunu
            ve Asurlu kocası Kunīlum’un ölümünden sonra yerli Lulu ile evlendğini öğreniyoruz. 91
               Lamassatum adlı kadının, aralarında İştar-lamassī’nin Asurlu kocasından olan üç
            çocuğundan Asur’da oturan kızı Şimat-İştar’ın da bulunduğu beş akrabasına hitaben
            yazdığı bir mektupta, İştar- lamassī’nin ölümü, vasiyetnamesi ve ortaya çıkan sorunlar
            şöyle anlatılmaktadır:
               “Maalesef annen ve yeğenlerinin ikisi ölmüştür. Annenin ölümünden önce biz üç
            serbest tüccar tuttuk ve anneni ziyaret ettik. Annen İştar-lamassī hayatta iken, bu üç
            tüccarın önünde onun (mühürlü) sandıkları açıldı ve onlar onun mevcut olan her bir
            šeqel gümüşünü gördüler. O, 2 ¼ šeqel altını ve 8 šeqel gümüşü sana, 37 šeqel gümüşü
            yeğenim İlia’ya (İştar-lamassī’nin oğlu), 20 šeqel gümüşü İlabrat-bāni’ye (İştar-lamas-
            sī’nin diğer oğlu) vermişti. Annen henüz sağ iken, biz sikkatum için ayrılmadan önce İlia
            hapse atıldı. Senin annenle evlenen ve onun kızıyla İlia’nın evlendiği Anadolulu (Lulu)


            89  Kt. c/k 1055:   ma-ma-an   AN.NA ù TÚG.Hİ.A   ù-lá ù-pá-za-ar   ša ù-pá-zu-ru   a-wa-at kà-ri-im
                                                             9
                                                 8
                                                                                     11
                                                                        10
                                 7
                         6
               i-kà-ša-sí (K. Balkan 1974, s. 29, n. 2).
            90  Kt. 91/k 425:   lá ta-áš-ta-na-me-i ki-ma   um-mì-ki iš-tù 10 ša-na-tim   nu-a- um ah-zu-ma   i-na É
                        27
                                                                                 30
                                            28
                                                                 29
               nu-a-im wa-áš-ba-at-ni (K.R. Veenhof 2008, s.103, 105, n. 29).
            91  K.R. Veenhof 2008, s. 105.
                                                                                    139
   134   135   136   137   138   139   140   141   142   143   144