Page 100 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 100
yollara, ağaç gölgelerine, duvar diplerine seyir için
dizildiler.
Kafiledekiler iyi giyimli ve bakımlı insanlardı.
Hepsinin ayaklarında güzel sandallar, ayakkabılar ve
sırtlarında süslü elbiseleri vardı. Yol kenarında dikilip
duranların ayakları çıplak ve bin bir yamalıklı elbise ve
kir pas içindeki şalvarlarla donanmıştı. Kulaklı Bağları
ahalisi kafiledekilerin giyim ve kuşamlarını hayran
hayran inceliyor, şişman ve bakımlı insanların neden
göç ettiklerini anlayamıyorlardı. Güzel evlerden, lezzetli
yiyeceklerden, yağlardan, ballardan vazgeçmişler,
böyle yollara düşmüşlerdi. İki tarafta birbirini şaşkınlıkla
seyrediyordu. Kafilede ki güzel giysili ve bakımlı
insanlar, yollara dizili ve kendilerini gıpta ile seyreden
insanların yoksulluk derecelerini anlamaya çalışıyordu.
Kafilenin reisi papaz Leon, o insanları gördükçe yüreği
sızlıyor ve kendi cemaatinin ne kadar iyi şartlarda
yaşadığını anlıyordu. Yüzlerce yıl beraber yaşadıkları
insanlara nasıl yanlış yaptıklarını ve seyredenlerin
kaderci anlayışlarını şimdi daha iyi görüyordu. Kadın
ve çocukların ayakları çıplaktı ve bin bir yamalıklı
giysiler içinde idiler. Yıllarca Osmanlı Tebaasının en
sadık kavmiyiz diye bu yoksul insanların haklarını
yedikleri aklına geldi. İnsanlar bu kadar yoksul
olamazdı. Çocuklar kir pas içinde ve hepsinin ayakları
çıplak, kadınların yüzünde, acılardan meydana gelen
derin çizgiler vardı. Kendi ırkdaşlarına ve dindaşlarına
baktı, hepsi de bakımlı ve kadınlar altınlarla süslü ve
erkeklerin ise cebi koynu para doluydu. Buna rağmen,
Osmanlı düşmanlarına dayanmak suretiyle, Osmanlıyı
yıkıp dağıtmak istemişlerdi. İçinden, Avrupa’dan,
Amerika’dan, Rusya’dan gelen Ermeni milliyetçisi
papaz ve Kafkasya’dan gelen Ermeni Komavorlara
lanetler okudu. Fakat iş işten çoktan geçmişti.
92