Page 166 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 166

haber salıyor! Herif Boncuk Kuyu’ya karargah kurdu,
                                  Yunus yakalanınca, Eğri Kaya’ya çıktı. Babamı
                                  gözlüyor. Onları da  yalnız bırakmak istemiyorum,
                                  yakında asker olunca, ne olacağını bilemiyorum.”
                                        “  Allah  canını alır inşallah.  Bula bula bizi mi
                                  bulmuş? Kırdığı ceviz kırkı geçti. Kocası, babası, ağası
                                  asker olan kadınların hepsi de korku içinde. Bu  ıssız
                                  yerlerde tek başlarına. Kışlık hazın işi olmasa, kimse
                                  bir dakika bile buralarda durmaz. Geçen gün
                                  Akkaya’da öldürülen genç bir gelin bulmuşlar. Kim
                                  vurdu ya gitti. Zavallının kocası Sarıkamış’ta askerdi.”
                                         Ahmet derin bir göğüs geçirdi.
                                        “Keşke  kimse asker olmasa.  İnsanlar evlerinde
                                  bağlarında huzur içinde yaşasaydı. Çanakkale idi,
                                  Kafkaslar idi ve birçok cepheye insan kanı yetişmiyor.
                                  Bize ağıtlarla türküler yakmak  düşüyor.  İnşallah
                                  insanlar yuvalarına döner. Fakat giden gelmiyor. Adam
                                  oralarda vatanı için savaşırken, geride  bıraktıkları
                                  sahipsiz kalıyor. Bu sefer de en kıymetli  şeylerine
                                  eşkıya göz dikiyor. Memleketi sahipsiz sanmasınlar. Bir
                                  gün bunların hesabını soranlar  çıkar. Gavur  Hacı’yı
                                  herkes biliyor ama ahali de, hükümet de şimdilik bir şey
                                  yapamıyor. Gecelediği yeri bir keşfetsek, gerisini Allah
                                  bilir. ”
                                      “ Aman ağam sen oku, adam ol. Şurada ne kaldı ki?
                                  Baban akıllıdır, nasıl olsa işini halleder. Sonra babanın
                                  azdan çoktan parası var. O paradan versin bakalım da
                                  canını kurtarsın! ”
                                      “ Para versek, adam  yine doymaz. Mutlaka kan
                                  çıkaracak. Ben öyle  görüyorum. Buraya geleceğini
                                  sanmıyorum, fakat tedbiri elden bırakmamalı. Şu ördek
                                  tüfeğini dolduracağım.  İçine kurt saçması koyacağım.
                                  Kurt saçması yakından dağlar geçer. Doldurup yatağın
                                  yanına koyalım. Ben olmadığım zaman da horozunu


                                                           158
   161   162   163   164   165   166   167   168   169   170   171