Page 171 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 171

arasından çıktı.  Şimdi gözlerini  aşağılara dikmişti.
                                  Adam güne nereden başlayacağına karar vermeye
                                  çalışıyordu. Yine Çiloğlu’nu gözleyecekti. Çiloğlu’nun
                                  evi aha şu beyaz sıvalı köşkün yanındaki evdi. Yıldız
                                  köşkü görünüyor ve büyük köşkün önündeki çengele
                                  asılı et torbası sallanıyor ve torba buradan bile
                                  görünüyordu.
                                      Ana  kız, adamın Gavur Hacı olduğunu anlamakta
                                  güçlük çekmediler. Günün bu erken saatinde, fişeklerin
                                  kapçıkları parlayan ve silahlı adam, bir başkası
                                  olamazdı. Adam Çatal Kaya’nın  oradan, bir yerden
                                  çıkmıştı. Çatal Kaya’nın arka planında çok  eskiden
                                  kalma bir ayı mağarası olduğunu Ayşe gelin,
                                  kayınpederinden duymuştu. Ana kız eşkıyanın o
                                  mağarada barındığını düşündüler. O mağara şeytanın
                                  aklına gelmezdi. Ana kız sel yarığında adeta küçüldüler
                                  ve korku içinde eşkıyayı gözlediler.
                                       Gavur Hacı ovayı gözlerken, yadırgı gelecek bir şey
                                  göremedi. Her şey  yerli yerinde ve endişe edecek bir
                                  şey yoktu. Açlığını bastırmak için  cebinden çıkarttığı
                                  koca bir ekmek parçasını kemirmeye başladı. Sonra
                                  mavzerin kayışını boynuna geçirdi ve cılga yoldan
                                  yürüyüp    gitti.    Yürürken    korkusuz,    telaşsız
                                  görünüyordu. Belli ki yine dün bıraktığı gibi, Eğri
                                  Kaya’dan vadiyi gözleyecekti. Gözleri dönmüş adam,
                                  aklına koyduğunu yapacak, ne yapacak, edecek
                                  Çiloğlu’ndan haracını alacaktı. Kara İsmail’in sözleri vız
                                  geliyordu artık. Kimseden haraç isteme, yılan öldürme,
                                  kötü davranma deyip durmuştu. Kendisi çıksın da  şu
                                  dağlarda bir kaç gün yaşasın bakalım, dediği  şekilde
                                  yaşanır   mı?    Bulunca    alacaksın,   görünüyorsa
                                  vuracaksın. Buralarda ancak böyle yaşanırdı. Hacı,
                                  kafasında bunları evirip çeviriyor,  o hasta kafadan
                                  ancak kötülüğe ait kararlar çıkıyordu.


                                                           163
   166   167   168   169   170   171   172   173   174   175   176