Page 197 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 197

getiriyordu. Kuyu o niyetin merkezi sayılırdı. Kuyunun
                                  bulunduğu yer Kulaklı Bağları’nı ikiye bölen yolun tam
                                  ortasında ve yoldan geçenler, mutlaka Boncuk Kuyu’ya
                                  uğrar, iğdelerin koyu gölgesinde dinlenir,  su içer ve
                                  sonra yoluna devam ederdi.  Hacı kuyuyu  mekan
                                  tutunca, insanlar korkularından Boncuk Kuyu’ya
                                  uğrayamaz oldular ve yollarını bile değiştirdiler. Fakat
                                  yine de niyet ahalisinin gözü, kulağı Boncuk
                                  Kuyu’daydı. Susuz kalanlar, hayvanlarını sulamak
                                  isteyenler, dinlenmek isteyen yolcular, Hacı’nın kuyuda
                                  olmadığını anlayınca  Boncuk Kuyu’ya az da olsa
                                  yeniden uğrar oldular.
                                       Bir  zamanlar  ahali  Boncuk  Kuyu’nun  sekisinde
                                  toplanır, sohbet eder, niyet işlerini konuşur, hatta
                                  sünnet, düğün toplantılarını yapardı. Keven sallayan
                                  çocuklar kuyuda  buluşur, keven sallar, etrafa yayılan
                                  bin bir renkteki kıvılcımları insanlar zevk ile izlerdi.
                                  Fakat Hacı kuyuda olmasa bile insanlar eskisi gibi kuyu
                                  da toplanamıyor, insanlar eskisi gibi kuyuya inemiyor,
                                  kuyuda buluşup sohbet edemiyordu.
                                     Eşkıyalar  için kural, bir yerde sürekli kalmamaktı.
                                  Hacı bu sebeple yeni  yer olarak  Eğri Kaya’yı seçmiş
                                  fakat Eğri Kaya’da, Çiloğlu’nun evine, uzak düşüyordu.
                                  Öncelikle    düşündüğü,      Çiloğlu’nu    yıldırmaktı.
                                  Çiloğlu’nun elindeki tüfek ve tabancanın kurşunu, ne
                                  Boncuk Kuyu’ya ulaşır, ne de Eğri Kaya’yı bulurdu.
                                  Zaptiyeler geceleyin pusu kurup Boncuk  Kuyu’yu
                                  ablukaya alınca, artık  Boncuk Kuyu da kalamazdı.
                                  Yunus’u nasıl da yakalamışlardı. Belki de  o pusu
                                  kendisi içindi. Fakat gece yarısı, hazır pusuya Yunus
                                  düşmüştü. Kendisinin başına aynı  şey gelecekti. Aynı
                                  şeyler Eğri Kaya içinde olurdu. Sık sık yer değiştirmek
                                  Hacı için şart görünüyordu.



                                                           189
   192   193   194   195   196   197   198   199   200   201   202