Page 225 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 225

gözlü sevgili eşeğini öldürmüştü. Olayı hatırladıkça
                                  bağrına ateş düşüyor, ne yapacağını bilemiyordu.
                                  İsyan ediyor, kendini tazeliyor, tekrar tekrar intikamımı
                                  almalıyım diyordu. Artık bu duyguya sarılmıştı. Sanki
                                  intikam alırsa eşeği  geri gelecekti. Bu kafasına
                                  çakılmıştı. Eve  döndüğü zaman küçük Esra ve
                                  diğerlerinin ekmek  diye etrafını alacağını hayal
                                  ediyordu. Onlara ne yapacak, ne  diyecekti?  Eli boş
                                  geldiğini gören ev halkı kendisini bir ölüm sessizliğinde
                                  karşılayacak, eşeği soracak ve ne yiyip ne içeceklerdi.
                                  Anneleri hayatta olsa belki bir az yardımcı olurdu.
                                  Kardeşlerinin en büyüğü on yaşında bile yoktu. Şükrü
                                  Efendi çıldırıyor, onları ölüme  terk  etmiş gibi  koyu bir
                                  ümitsizlik benliğini kaplıyordu.  Babadan kalan eşek
                                  sayesinde geçiniyorlardı. Eşeğin göğsünde muska,
                                  boynunda mavi  boncuk  vardı. Fakat onlarda eşeğini
                                  koruyamamıştı. Kurşun hepsini delip geçmişti. Acıları
                                  bir kere daha depreşti, acılar bağrına çöreklendi.
                                     Karanlık ahırda acılar içinde kavrulmasına rağmen
                                  durmadı. Başına kat kat sardığı, sarık gibi külahı
                                  çıkardı. Başındaki külah çıkınca, lüle lüle saçlar alnına,
                                  ensesine döküldü. Göğsü fena sıkışıyordu. Belli
                                  olmasın diye o kadar  sıkı sarmıştı ki nefes  almakta
                                  güçlük çekiyordu. Bin bir yamalıklı iç gömleğini çözdü.
                                  Gömleğin yakaları açılınca bir çift ak göğüs ortaya
                                  çıktı. Göğüslerini eli ile düzeltmeye çalıştı. Göğüsler iki
                                  harika yuvarlaktı. Kalın kuşağın altında havasız
                                  kalmışlardı. Kalın kuşakla sarılan göğüsler belli
                                  olmasın diye bastırmış ve böylece kendine erkek imajı
                                  vermek istemişti. Örtüler gidince ortaya, ak gerdanlı,
                                  kaz göğüslü bir kadın çıktı.  Derinden derine nefes
                                  almaya çalışıyor, kendine çeki düzen veriyor, ağrıyan
                                  ve uyuşan yerlerini ovarak canlandırmaya çalışıyordu.



                                                           217
   220   221   222   223   224   225   226   227   228   229   230